oruç aruoba

söyleşi: oruç aruoba

Vedat Kamer tarafından Çar, 07/02/2007 - 01:20 tarihinde gönderildi

Kuzey Yıldızı: Toplumumuz genellikle felsefeyi yadsıyan, ona dudak büken bir tutum içinde, felsefe ile delilik arasında bağlantılar kuruluyor. Sizce bu neden kaynaklanıyor? Gerçekten de felsefe ile delilik arasında bir yakınlık var mıdır?
Oruç Aruoba: Türkçe’de «deli saçması» diye birşey vardır — gerçekten de felsefi düşünceler, uzaktan bakınca, deli saçması gibi gözükür. Toplum, sağlıklı, aklı başında bireyler topluluğuysa, bunun içinde felsefeyle uğraşmak, gönüllü olarak tımarhaneye girmek gibi birşeydir. Öte yandan, felsefe yapmak, insan beynini hiç de alışık olmadığı bir yönde pek fazla zorlar; bu yüzden, bir noktada sigortası atabilir beynin. Felsefe tarihinde sahiden çıldırmış epey düşünür vardır; zihinsel bunalım geçirmemiş düşünür ise yok gibidir.

KY: Sizce felsefenin günümüzdeki yeri nedir?
OA: Felsefenin hiçbir ‹gün’de ‹yer’i yoktur — yersizdir felsefe. İşlevi ne olmalıdır, anlamında soruyorsan; insanların kafalarını karıştırmak. Ama bu hep böyleydi; bizim ‹gün’ümüzün bir özelliği değil; çünkü insanlar —hani şu sağlıklı toplum— hep yeniden kendine sahte düzenlilikler kurar; felsefenin işi de bu düzenlere çomak sokmaktır — koyunu sürüden çıkmağa ayartmak…