eskisi gibi çağrılmıyor hiç-bir-şey.
bura’lı da değiliz artık;
-oralı hiç değil.
uzatıp-kısalıyoruz yinelenerek
yalancı çıkıyoruz her girdiğimiz doğrudan
ne zamandır uzağız «kor” tadına
beklenen; kişisel bir temmuz ortası’Dır.
yaşadığımızı görenler var bu arada
bu bir Sır’dır…..
bu bir Sır.
yakışırken olur–ol’unmaz sevdalara
dersler alıp, dersler veriyoruz……..parmaklar havada.
mutluluğun dönekliğine ucundan takılı
yaz ortasında bacalarımız tütüyor
büyüyor gereksiz’lerimiz; yol-yol sararıyor.
ya hayal süngülerimiz?…..çürük mermer akı!
sersemce eğilirken başı-boş alkışlara;
bu işin adına yaşamak,
bize de adam deniyor.
- Yorum yazmak için giriş yapın ya da kayıt olun